![]() |
Tweet |
TİP Genel Başkanı Erkan Baş, İstanbul Taksim’deki bir otelde gazetecilerle kahvaltılı toplantıda bir araya geldi. Baş’a İstanbul Milletvekili ve Parti Sözcüsü Sera Kadıgil, İstanbul Milletvekili Ahmet Şık ve Genel Başkan Yardımcısı Doğan Ergün ile Halkla İlişkiler ve Basından Sorumlu Merkez Yönetim Kurulu Üyesi İzel Sezer eşlik etti.
Mayıs ayındaki seçim sonuçları nedeniyle hem yurttaşların hem de kendilerinin üzgün olduğunu aktaran Erkan Baş, "Zaman geçtikçe bu üzgünlük, yerini daha fazla öfkeye ve onunla birleşen bir umuda çeviriyor. Bunu da açık yüreklilikle paylaşabilirim" dedi.
Seçim öncesi Erdoğan’ın toplumu saflaştırdığını belirten Baş, “Yanlış bölünmeyi doğru saflaşmaya çeviremedik” tespitinde bulundu. Baş, Emek ve Özgürlük İttifakı'nı topluma yeterince anlatamadıkları konusunda özeleştiri yaptı.
"BİZE OY VERİP PİŞMAN OLAN KİMSE YOK"
Kendilerine oy verdiği için hiçbir seçmenin pişman olmadığını dile getiren Baş, yaptıkları araştırmayı paylaştı. Baş, TİP'e oy veren seçmenlerin yüzde 16'sının eskiden AKP-MHP'ye oy vermiş seçmenlerden oluştuğunu söyledi.
"Türkiye'de emekten, barıştan, laiklikten, özgürlükten yana yeni bir kulvar açıldı" diyen Baş, şunları ifade etti:
"Türkiye İşçi Partisi’ne oy vermiş ve şu ana kadar karşılaştığımız pişman olmuş tek yurttaş yok fakat tersi çok var. Seçim dönemindeki o abluka nedeniyle acaba Türkiye İşçi Partisi’ne vereceğimiz oy etkili olmaz mı diye düşünüp son dakikada belki vazgeçen ya da düşünen ama yeterince kendisine buna ikna edemeyen pek çok yurttaşın ‘Keşke size vermiş olsaydık’ pişmanlığını da duyuyoruz. Onlara da kızgın değiliz."
"BİZ O MECLİS'E GİTMEYİZ"
Milletvekili seçilmesine ve mazbatasını almasına rağmen tahliye edilmeyen Gezi tutuklusu Can Atalay'ın durumundan da bahseden Erkan Baş, "Can Atalay’ı cezaevinden çıkartmamız ve Can’ın oradaki görevlerine, sorumluluklarına odaklanması gerekiyor" derken TBMM 1 Ekim'de açıldığında Can Atalay'ın hâlâ cezaevinde olması durumunda Meclis'e gitmeyeceklerini söyledi:
"1 Ekim’e kadar Anayasa Mahkemesi’nin kararını vermesini bekliyoruz. 1 Ekim’de Meclis yeniden açıldığında eğer Can tahliye edilmemiş olursa biz o Meclis’e gitmeyiz. Biz o gün Hatay halkının yanına gideriz. Deriz ki Meclis’in yeni yasama dönemi başlıyor, sizin milletvekiliniz cezaevinde haksız hukuksuz bir biçimde esir tutuluyor. Orada Hatay halkı bize ne görev verirse biz onu yaparız. ‘Burada oturun’ derlerse onlarla birlikte orada otururuz. ‘Yürüyelim Ankara’ya’ derlerse başlarız Ankara’ya kadar yürümeye. Can’ı çıkartana kadar da asla sesimizi kesmeyiz. Bu konunun unutulmasına, üzerinin kapatılmasına, alışılmasına izin vermeyiz."